DİŞ ÇIKARMA DÖNEMİ, SORUNLARI VE ÖNLEME YÖNTEMLERİ
Diş çıkarma, bütün çocukların deneyimlediği fizyolojik bir süreçtir. Bebeğin ağzında ilk dişin görünmesi yaşamının önemli bir dönüm noktası olarak düşünülmektedir.
Diş çıkarma dönemi ve sorunları binlerece yıldır doktorların üzerinde durduğu bir konudur. Kılınç ve ark.’nın yayınında aktardığına göre beş bin yıllık belgelerde süt dişlerinin çıkması sırasında bebeklerin genel sağlığında görülen sorunlardan bahsedilmektedir. Hipokrat, süt dişlerinin çıkması sırasında ateş, ishal ve konvülziyon da dahil birçok hastalığın görülebileceğini belirtmiştir. Fransa’da 16. yy’dan 19. yy’a kadar tüm bebek ölümlerinin %50’sinin nedeni diş çıkarma sırasında görülen rahatsızlıklara bağlanmıştır. Ayrıca 1839’da İngiltere’de dört yaş altı çocuk ölümlerinin %12’sinin nedeni diş çıkarma sırasında karşılaşılan sorunlardan kaynaklandığı rapor edilmiştir. Özetle diş çıkarma dönemi ve sorunları insanlık ile başlamış ve insanlık olduğu sürece devam edecektir. Günümüzde de bebeklerede diş çıkarma sorunları devam etmekle birlikte ciddi sağlık sorunlarına yol açmamaktadır.
Çoğu çocuk ilk dişini yaklaşık altı aylıkken çıkarmaya başlar ve 30 aylığa kadar 20 süt dişini tamamlar. Süt dişleri ağız içerisinde belli bir sırayla görülmeye başlar ve bu sürece de “süt dişlenmesi dönemi” denir. Dişler önden arkaya, aşağıdan yukarıya doğru bir sırayla çıkar. Diş çıkarma yaşı bireysel farklılıklar gösterebilmektedir. Genetik ve tiroid hormonu diş gelişimini etkileyen faktörlerin başında gelmektedir. Dişlerin erken ya da geç çıkması genellikle ailevi bir özelliktir. Sağlıklı çocuklarda ilk dişin çıkması 16 aya kadar gecikebilir.
Diş Çıkarma Döneminde Görülen Belirtiler
- Tükrük salgısı artış: Bebeklerin üçüncü ayından başlayarak tükrük salgısı artmaktadır. Bu bulgu, süt dişlerinin diş etlerini delerek çıkmaya hazırlandığını işaret etmektedir.
- Gelip giden huzursuzluk ve huysuzluk: Diş ağrısı çeken bir bebek huzursuz olur. Gece uyuyamadığı için huzursuzluk yaratan bebeklerin yanı sıra diş etlerindeki ağrılar da bebeğin şiddetli ağlamasına zemin oluşturabilir. Bu huzursuzluk kimi zaman haftalarca devam edebilir.
- İştahsızlık
- Ateş: Diş çıkarma döneminde bebeğin ateşinin 38’ye kadar yükselmesi normal kabul edilir. Bebeğinizin ateşi 38 derece üstündeyse beraberinde diş çıkartıyor olsa da doktorunuza danışın.
- Salyada artış: Bebekler genellikle 2-3 aylıkken salya akıtmaya başlarlar. Diş çıkarırken bebeklerin salya akıtma oranları çok daha fazla artacaktır.
- Diş etlerinde kızarıklık/kaşıntı
- Isırma/çiğnemede artış (elini, parmağını ısırma vb)
- İshal: Çoğu anne, bebeğinin diş çıkarırken ishal sorunu yaşadığını söylemektedir. Diş çıkaran bebeğin dışkısı sulu olabilir, çok normal bir durumdur. 24 saatte 3 – 4 sarı-sulu dışkılama olması normal kabul edilir eğer günde 4 den fazla ishali varsa, ishalle birlikte kusması varsa, ishalle birlikte 38 dereceyi geçen ateşi varsa doktorunuza başvurun
- Katı gıdalara karşı isteksizlik
- Uykuda geçen sürede azalma ve uyku düzensizliği
Diş Çıkartma Sürecinde Bebeğinize Yardımcı Olmak İçin Yapılabilecekler
Beslenme:Bu dönemde diş etleri çok hassas olduğundan bebeğinizi mümkün olduğunca sıcak gıdalardan uzak tutun. Bu dönemde ılık, hatta soğuk yiyeceklere ağırlık verin. Elma püresi, yoğurt, muhallebi gibi serin ve ferahlatıcı besinlere bebeğiniz hayır demeyecektir.
Dişeti kaşıyıcılar: Plastik ve boya içermeyen (BPA free) diş kaşıyıcılarını, buzdolabında bir süre beklettikten sonra bebeğinize vererek dişetlerini kaşımasını. sağlayabilirsiniz. Kaşıyıcılar buzlukta bekletilmemelidir. Aksi takdirde bebeğinizin dil, yanak, dudağına yapışabilir.
Sebze-meyve: Bebeğinize ısırması ve diş etlerini kaşıması için parmak gıdaları verebilirsiniz, bir havuç dilimi, donmuş bir muz parçası, salatalık veya elma uygun olabilir. Bunlar parmak şeklinde kesilmiş olmalı ve bebeğiniz bunları emerken gözetim altında olmasına ve küçük parçalar koparmamasına dikkat etmelisiniz.
Sebze-meyve: Soğangillerden yeşil soğan ve pırasa içerdikleri maddeler nedeniyle çiğnendikleri zaman lokal anesteziktir. Çiğ halde yıkanmış bir pırasa sapı veya yeşil soğanın beyaz kısmının kesilerek bebeğe verin, yeşil soğanın diş etlerindeki kaşınmayı ve ağrıyı azaltılcı etkisi vardır. Bu sebze-meyvelerin buzdolabından çıkmış soğuk halleri daha etkilidir.
Diş eti jelleri ve diş eti pudraları: Piyasada bulunan diş jellerinin bir çoğu, sorunlu bölgeyi yatıştıracak lokal anestezikler ve bölgenin mikrop kapmasını önleyen temizleyiciler bulundurur. Ancak ağız sulanması çok fazla olduğu için sorunlu bölgede uzun süre etkili olabilmeleri mümkün olamamaktadır. Bu nedenle etkinlikleri kanıtlanamamıştır.
Ağrı kesici ilaçlar: 6 ayın üzerinde bebeklere ağrılarını azaltmak üzere parasetamol (calpol, parol vs.) verilebilir. Ancak doktor önerisi olmadan kullanmayın. Aspirin ağrı kesici olarak bebeklerde kullanılmamalıdır, Reye sendromu denilen nadir ancak ciddi bir hastalığa sebep olabilir.
Dikkatini başka yöne çekmek: Bebeğiniz huzursuzken ilgisini çekecek nesneler, yeni oyuncaklar, müzik-dans ve fazladan kaliteli zaman ağrılarını unutturabilir
Ekstra sevgi: Bebeğiniz ne kadar huzursuz olursa olsun, sizin fazladan ilginiz, kucaklamanız onu sakinleştirmeye yetebilir.
Uzak durulması gereken şeyler;
- Lokal anestezi amacıyla üretilen, alkol içeren, yutulduğunda boğazı uyuşturan ürünler
- Papatya (Chamomille), okaliptüs ve meyan kökü gibi bitkilerin çayları: Lokal uygulandığında antiinflamatuar, içildiklerinde ise sakinleştiricidir.
- Karanfil ve nane yağı: Karanfil ve nane yağının lokal anestezik, ağrı kesici özellikleri bulunmaktadır.
Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi papatya (chamomille), okaliptüs ve meyan kökü gibi bitkilerin çayları ve karanfil ve nane yağı gibi ürünlerin kullanımı sırasında, kalp ritmi problemi ve bilinç değişikliği görülebildiği için bu karışımlardan uzak durulması gerektiği uyarısında bulunur.
SAĞLIKLI VE MUTLU GÜNLER.
UZ. DR. DÜNDAR YAYKIRAN
ÇOCUK SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI
https://www.instagram.com/uz.dr.dundaryaykiran/
Facebook.com/ Uz. Dr. Dündar YAYKIRAN
YouTube.com/ Uz. Dr. Dündar YAYKIRAN
Twitter.com/Uz. Dr. Dündar YAYKIRAN