BEBEKLERDE AYAKKABI ŞEÇİMİ
Bebek ve çocuklarda ayakkabının doğru seçilmesi, ayak sağlığı ve gelişimi açısından büyük önem taşıyor. Bebekler genelde 10 ile 18 ay arasında yürümeye başlar. Bebeklerin yürümeye başlaması, anne ve babaları çocuklarına ilk ayakkabısını alma telaşına sokar. 2 yaşına gelmeden ‘ilk ayakkabı’ telaşına düşmeyin.
Bebekler iki yaşına kadar çıplak ayak ya da çorapla yürümelidir. Böylelikle; hem ayakların normal büyümesi, hem sağlıklı kas gelişimi, hem de parmakların kavrama yeteneklerinin gelişmesi sağlanır. Bebekler yürümeye başladıktan sonra en az 6-8 hafta boyunca ayakkabısız yürümelidir. Bu, yürümenin ve koşmanın öğrenilmesi safhasında çocukların ayaklarıyla dokundukları yeri hissetmeleri sayesinde öğrenme işlerini kolaylaştırır.Bebeklerin sıraladığı, kendi kendine yürüyemediği dönemde yerler çok soğuk diye çorapla gezdirmek istenmiyorsa, altı kauçuk ya da süet yumuşak tabanli patikleri tercih edebilirsiniz. Ev içinde ayakkabı kesinlikle giydirilmemelidir.
Yürümeye başlamadan veya 1 yaşından önce kesinlikle ayakkapı giydirilmemelidir. 2 yaşına kadar çorap ve patikler yeterlidir, 1 ile 2 yaş arasında da dış ortama çıkarken aile illa ayakkabı giydirmek istiyorsa yumuşak ve yuvarlak hatları olan ayakkabılar tercih edilmelidir.
Bebeklerde cilt altı yağ dokusu fazla olduğu için 3 yaşına kadar her bebeğin ayağı düztaban izlenimi verir. 3 yaşından önce, sert tabanlı ayakkabı giydirilmesi; ark dediğimiz ayak kavislerinin fizyolojik gelişimini engeller ve düztabanlığın oluşmasını kolaylaştırır. Doktorunuz tavsiye etmedikçe ortopedik ayakkabılar kullanmaya gerek yoktur.
Ayakkabı seçiminde, temel özellik olarak ayağı koruma ve çocuğun ya da ebeveynin beğenisine hitap etme özellikleri yer alır. Kanada Pediatri Cemiyeti (Canadian Pediatric Society) çocuklardaki ayakkabı kullanımı ile ilgili aşağıdaki tavsiyelerde bulunmuştur:
- Süt çocuklarında yürüme çağına kadar ayakkabıya gerek yoktur.
- Ayakkabılar koruma içindir. Ayağa uyumlu olmalı, ne dar ne de çok geniş olmalıdır. Yumuşak ve hafif özelliklerde olmalı, tabanı çok ince olmamalı, gelen kuvvetleri emen özellikte olmalıdır.
- Ortezler fizyolojik esnek düz tabanlık tedavisinde, gelişimsel içe basmada ve hafif torsiyonel deformitelerde faydalı değildir.
- Çocuk, ayak veya bacak problemlerinde fonksiyonel engellik veya ağrı ile karşı karşıya kalıyorsa bir ortopediste yönlendirilmelidir.
İdeal Ayakkabının Özellikleri
- Ayağın şekline uyumlu olmalı, sivri uçlu olmamalıdır.
- Esnek materyalden yapılmış olmalı, ayağa rahatsızlık vermemelidir. Sert kösele tabanlı esnek olmayan ayakkabılar uygun değildir.
- Tabanı düz olmalı, topuklu olmamalıdır. Ancak okul ayakkabılarında 1-1.5 cm topuklu kösele uygundur.
- Gözenekli olmalıdır. Hava iletimine izin vermelidir.
- Deri veya kanvas gibi yumuşak bir materyalden yapılmış olmalıdır.
- Bağcıklı veya benzer bir sıkılaştırma özelliğine sahip olmalıdır.
- Orta derecede sürtünmeli olmalı, tabanı kaygan olmamalıdır.
- Hafif olmalıdır.
- Sağlam, ayağı çevreleyen bir topuk kısmına sahip olmalıdır.
- Kabul edilebilir bir görünüme sahip olmalıdır. Çocuğun beğenisine hitap edebilmelidir.
- Makul bir fiyatta olmalıdır. Çok pahalı olmamalıdır.
İdeal Ayakkabının Özellikleri
1. Dikdörtgen şeklinde (sivri uçlu olmayan, kuadrangüler) olması:
Ayakkabının ayağın şekline uyumlu olması önemlidir. Ayak parmakları için yeteri kadar boşluk bırakmalı ve normal ayak şekline uyumu sağlamalıdır. Ucu sivri, ayağın şekline uyumsuz ayakkabılar tercih edilmemelidir. Küçük olacağına ayaktan biraz büyük olması ayak için daha sıhhatlidir. Ön-arka mesafesi ayağa göre kısa olan ayakkabılar ayak parmaklarına bası uygulayarak şekil bozukluklarına yol açabilir. Ayakkabı aşırı uzun olursa da hastanın yürüyüşü zorlaşacak ve büyük ihtimalle yürürken düşme ihtimali artacaktır. Ayağın büyümesine izin vermek ve ayak parmaklarının sıkışmasını önlemek için ayakkabının ucunda, ayağın önünde yaklaşık bir parmak boşluk olmalıdır. Yürürken ayağın ayakkabı içinde öne doğru hareket etmesini önlemek için ayakkabı topuğa tam oturmalıdır. Ancak ayak parmakları için yeterli bir boşluk kalması için en uzun parmak ile ayakkabının ucu arasında çocuk ayakta dururken bir başparmağın eni kadar (ortalama 1 cm) mesafe olmalıdır. Ayakkabının kenarı ile bütün parmaklar arasında ise en az 5 mm mesafe olmalıdır. Çocuk ayakta iken ayakkabı dışarıdan sıkıldığında ayakkabıda hafif bir çizgilenme olması ayakkabının yeterli genişlikte olduğunun bir göstergesidir.
2. Esnek olması:
Ayağın serbestçe hareketine izin vermek için ayakkabı ve tabanı esnek olmalıdır. Ayakkabı rahatlıkla elin içine sığacak şekilde ikiye katlanabilmelidir. Sert kösele tabanlı, esnek olmayan ayakkabılar uygun değildir. Ayrıca, ayağın arkının düz olması ayağın normal gelişim sürecinin bir parçasıdır. O nedenle çocuklara herhangi bir ark desteği vermeye gerek yoktur.
3. Düz olması:
Topuk kısmı ayakkabının geri kalanından daha yüksekte olmayacak şekilde tabanı düz olmalıdır. Topuklar, özellikle de yüksek olanlar, ayağın öne doğru yığılmasına ve ayak parmaklarının sıkışmasına neden olur. Topuklu ayakkabılar çocuğun normal ayak gelişimini engeller.
4. Gözenekli olması:
Ayakkabının ayağın sırtına denk gelen kısmı, deri zedelenmesine ve mantar enfeksiyonlarına izin vermeyecek şekilde yalıtkan olmayan bir maddeden yapılmış olmalıdır. Gözenekli olması hava geçişini kolaylaştırır. Çocukların ayakları erişkinlerden daha fazla terler. Bir çocuk ayağı sekiz saat içerisinde 20 g nem kaybeder. Dolayısıyla ayakkabıların üst kısımlarının terlemeyle oluşan bu nemi dışarıya iletebilmesi gereklidir.
5. Deri ya da kanvas gibi yumuşak bir materyalden yapılmış olması:
Bu tip materyaller aynı zamanda da cildin nefes almasına izin veren özelliğe sahiptir. Daha dayanıklı olmasının yanı sıra bu, çocuğun ayağını daha serin ve kuru tutar. Bu sayede ayağın su toplamasını, rahatsızlık hissini ve kötü kokuları önler.
6. Bağcıklı veya velkro (cırt cırtlı) olması:
Çocuk ayakkabılarında ya bağcık ya da velkro (cırt cırt) gibi bir sıkılaştırma sistemi olmalıdır.
7. Orta derecede sürtünmeli olması:
Deriden yapılmış çok kaygan ayakkabılar ile bazı lastik türlerinden yapılmış aşırı sürtünmeye yol açan ayakkabılardan kaçınılmalıdır. Ayakkabının tabanındaki sürtünme çıplak ayağın cildinin sürtünmesi ile hemen hemen aynı olmalıdır. Bunu test etmek için elinizi bir yüzeye sürün ve daha sonra ayakkabının tabanını aynı yüzeye sürün. Benzer bir direnç hissi elde ediliyorsa bu, ayakkabının tabanının uygun derecede sürtünmeye sahip olduğunun bir göstergesidir. Sürtünme hissi ya da kayganlık ayağın takılmasına ya da kayıp denge kuramamasına ve çocuğun düşmesine neden olur.
8. Hafif olması:
Çocuğun yürüme esnasındaki enerji sarfiyatını düşürmek için ayakkabı ağır olmamalıdır.
9. Sağlam bir topuk kısmının olması:
Genel kural olarak çocuklarda arkasında topuğu destekleyen bir kısmı olmayan, terlik gibi ayakkabılar giyilmesi önerilmez. Ayakkabının sağlam bir topuk kısmının olması gereklidir. Bundan kasıt şudur; ayakkabının arka kısmını yanlardan sıkıştırmaya çalıştığınızda yanların sıkışmaması ve aşağıya (ayakkabı tabanına doğru) bastırdığınızda da yine şeklini koruması gereklidir. Ayakkabının arka kısmının deforme olmasını önlemek için ayakkabının bağcıklarını çözmeden ayakkabıyı giyip çıkarmaması gerektiğini çocuğa sürekli hatırlatmak gereklidir. Çocuklar ayakkabılarını çıkarırken diğer ayaklarını değil ellerini kullanmaları gerektiğini öğrenmelidirler.
10. Kabul edilebilir bir görünüme sahip olması:
Çocuklar görünüme önem verirler. O nedenle alınacak ayakkabının çocuğun beğenisine de hitap etmesi iyi olacaktır.
11. Makul bir fiyatta olması:
Tıbbi açıdan tatmin edici ayakkabılar pahalı olmak zorunda değildir. Ayakkabının fiyatının yüksek olması her zaman daha iyi bir ayakkabı olduğu anlamına gelmeyeceği gibi fiyatı düşük ayakkabılar da her zaman daha kötüdür varsayımı yanlıştır.
Ayakkabı Satın Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler
- Denemeden almayın. Ayakkabıyı satın almadan önce çocuk ayakkabıyı muhakkak denemelidir. Çocuğunuz yanınızda olmadan ayakkabı almayın
- Öğleden sonra alın. Çocuğunuzun ayakkabı alışverişini sabah saatlerinde değil, öğleden sonra yapın. Çünkü gün içerisinde çocukların ayaklarında tıpkı büyüklerde olduğu gibi hafif bir şişme olur.
- Ayakta bastırın. Ayak, üzerine ağırlık verildiği zaman, yani çocuk ayakta iken, genişler. O nedenle ayakkabı denenirken çocuğun ayakta durması ve denenen ayakkabı ile bir müddet yürümesi gerekir.
- Giydikçe açılmaz. Eğer çocuk ayakkabıyı ilk giydiğinde rahatsız olmuşsa “çocuk ya da ayak alışır” dememek gerekir. Ayağın hem önünde hem de yanlarında yeterli miktarda boşluk kalmalıdır. Ayakkabı alırken ayağa yarım numara küçük olacağına büyük olması yeğlenir.
- Elinizle kontrol edin. Ayakkabıyı bir süre denedikten sonra ayakkabıyı çocuğun ayağından çıkarmak ve ayağında kızarıklık, bası oluşup oluşmadığına bakmak gerekir. Çocuklar şikayetlerini henüz tam olarak dile getiremediklerinden, ayakkabının içini ailelerin elleri ile kontrol etmeleri, çocuğun canını yakabilecek çıkıntılar veya dikiş yerlerinin bulunmamasına bakmaları gerekir.
- Büyük olan ayağa göre alın. Ayaklar arasında yarım numara büyüklük farkı olabilir. Genelde sol ayak sağ ayaktan biraz daha büyüktür. Ayakkabı alırken, her iki ayakta denenmeli ve büyük olana göre alınmalıdır.
Çocukların ayak kasları zayıf olduğu için içe, dışa basma, parmak ucunda yürüme dengeyi sağlamak için normal görülen durumdur. Kendi haline bırakılıp 3 yaşına kadar gözlemlenir. Eğer ailede genetik bir yatkınlık yoksa 3 yaşına kadar düzelir. Düzelmediği takdirde ortopedi uzmanına gidilir.
Çocuk kendi kendine 10-15 adım atabiliyorken ayakkabı giydirmek gerekir. Yere ne kadar çıplak ayakla ya da çorapla basarsa o kadar iyi dengesini sağlar. Özellikle yaz günlerinde ayaklarını özgür bırakmak en güzeli. Ne kadar geç ayakkabı o kadar iyi…
Her 4-6 ayda bir çocukların ayakları kontrol edilmeli, ayakkabı eğer küçülmüşse, daha doğrusu ayak ayakkabıya sığmaz hale gelmişse ayakkabı değiştirilmelidir.
Ayakkabıların asimetrik olarak aşınması her zaman bir anormallik olduğunu göstermez. Çocuğun ayakları muayene edilebilir ancak çoğu kez her iki ayağı da normal olan çocukların ayakkabılarında asimetrik aşınma görülebilir.
Ayakkabılar genellikle yıpranamadan çocuğun ayağına küçük gelmesi nedeniyle sık sık değiştirilir. O nedenle yıpranmamış eski ayakkabılar çocukların kardeşlerine ya da başkalarına verilebilir, ancak bu durumda, eğer varsa, ayakkabının eski sahibindeki derinin mantar infeksiyonlarının ayakkabının yeni sahibine de bulaşabileceğini akılda tutmak gerekir.
KAYNAK
- Marangoz S., Aksoy M. C., Çocuklar için uygun ayakkabı özellikleri, Hacettepe Tıp Dergisi 2009; 40:199-204
- Staheli LT. Shoes for children: a review. Pediatrics 1991; 88: 371-5.
- Leduc D. Canadian Paediatric Society, Community Paediatrics Committee. Footwear for children. Paediatr Child Health 1998; 3:373
SAĞLIKLI VE MUTLU GÜNLER.
UZ. DR. DÜNDAR YAYKIRAN
ÇOCUK SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI
https://www.instagram.com/uz.dr.dundaryaykiran/
Facebook.com/ Uz. Dr. Dündar YAYKIRAN
YouTube.com/ Uz. Dr. Dündar YAYKIRAN
Twitter.com/Uz. Dr. Dündar YAYKIRAN